Ehmedê Xanî Mem û Zîn’de aşktan tasavvufa, Kürtlerin kaderinden Newroz’a, İblis’ten ontoloji ve diyalektiğe birçok alanda yeni düşünceler geliştirmiştir. Şair bir beytinde düşünceleri için “Mem û Zîn”i bir vasıta kıldığını şöyle vurgulamaktadır:
Şerha xemê dil bikim fesane (İçimdeki dertleri açıklayıp efsaneleştireyim)
Zînêû Memê bikim behane (Zîn ve Mem hikâyesini buna bahane edeyim)
Xanî, duru şaraba benzeyen Arapça, Farsça ve Türkçeyi bir tarafa bırakarak bu kitabı kendi dili Kürtçeyle yazmaya da şöyle değinmiştir:
Safî şemirand vexwari durdî (Saf şarabı bir yana bırakarak tortuyu içti)
Manendê durrê lîsanê Kurdî (İnci gibi dizmekiçin Kürt dilini tercih etti)
Înaye nîzam û întîzamê (Bu dili düzenekoyup ona çekidüzen Verdi)
Kêşaye cefa ji boy ‘ amê (Umum halkı için bu yoldaeziyetler çekti)
Da xelqi nebêjitin ku “Ekrad (Bunu yaptı ki eloğlu demesin“zaten Kürtler)
Bême’rîfet in, bi esl û bunyad (Köken veyapıları itibariyle kültürsüzdürler)